21 Ekim 2013 Pazartesi
20 Ekim 2013 Pazar
Malmö Altın Şapkayı Kaptı!
Maçın başlarında tam bir orta saha savaşı vardı. İki taraf da istediği net gol pozisyonlarını bulamıyor, ama rakibine de izin vermiyordu. İlk yarıdaki bütün pozisyonlar serbest vuruşlardan geldi neredeyse, ve bunların çoğu Turbine lehine idi. Ki, 38. dakikada Kemme'nin 40 metrelerden kullandığı yerden sert giden frikikte topa ayağını sokan genç oyuncu Pauline Bremer'in golüyle 1-0 öne geçti Turbine.
İkinci yarı takımlar biraz daha açıldı veya daha doğrusu orta sahalar biraz daha düştü ve pozisyonlar gelmeye başladı. İlk olarak farkı ikiye çıkarma şansını değerlendiremeyen Turbine, kalesinde net pozisyonlar vermeye başladı. 58. dakikada Gössling'in çok güzel geliştirdiği atakta Maritz'in ortasını net bir şekilde tamamlayan Martina Müller skora eşitliği getirdi. Bu golden sonra oyuna ikinci yarı dahil olan Jakabfi, neredeyse %100'lük bir gol pozisyonunu değerlendiremezken, Turbine kalecisi Berger yine takımını ayakta tutan kurtarışlar yaptı.
Sonraki dakikalarda karşılıklı gelişen pozisyonlarda gol sesi çıkmazken ligde alınan diğer skorlar bu şekilde oldu;
Puan tablosu ise;
Fransa'da genel olarak sessiz ve sakin bir hafta sonu geçerken, Juvicy'nin evinde Soyaux'a mağlup olması dışında sürpriz yaşanmadı. Alınan skorlar ve puan tablosu aşağıda;
İskandinavya'da ise ligler bitiyor. Bu hafta İsveç'te geçtiğimiz hafta garantilediği şampiyonluğun ardından kupasına da kavuştu Malmö. Altın madalya yerine aldıkları "altın" şapkaları ve kupalarını da sonuna kadar hak ettiler bu zorlu ligde. Tyresö'nün dillere destan kadrosuna geçit vermeyen Malmö'de, sezonun MVP'si İsviçreli yıldız Ramone Bachmann seçildi. Üçüncülük yarışında pili biten Göteborg bunu Linköping'e kaptırdığı gibi 4.'lüğe de zor tutundu. Ligin gol kraliçesi ise Tyresö'nün ABD'li makine forveti Christen Press oldu. İşte tam liste;
Son hafta neredeyse bütün yıldızlarını dinlendiren Tyresö'nün, Linköping maçı gerçekten enteresan anlara sahne oldu. Maça bütün kalecilerinden mahrum çıkan Linköping'de kalede orta saha oyuncusu Petra Larsson başladı. Ve gayet de iyi oynadı kendisi. Maç boyunca karşılaştığı tehlikeleri bir şekilde savuşturmayı başardı ve takımının 4-1'lik galibiyetinde aslan payının sahibi oldu. Tyresö'de dinlendirilmeyen yıldızlardan Caroline Hansen'in, Larsson'u maçın son dakikasına kadar nasıl geçemediği gerçekten büyük bir merak konusu. Ligin sonunda oluşan puan tablosu ise şu şekilde
12 Ekim 2013 Cumartesi
Şampiyonlar Ligi Kanlı Başladı, Konak Diz Çöktürdü!
Perşembe günü oynanan maçlarla Şampiyonlar liginde ilk turun ilk ayak maçları tamamlandı. Barcelona-Brodby maçı hariç bütün maçların gollü geçtiği ilk haftada bizlerin yüzü gülüyor. Haftanın sondan ikinci maçında Konak evinde Unia Raciborz'u Duşa ve Sevgi'nin golleriyle 2-1 mağlup etmeyi başardı.
Elemeler dahil Şampiyonlar Ligi'nde oynadığı dört maçın tamamına da kazanmış oldu böylece kızlarımız. Alsancak Stadında oynanan ve hayli yoğun taraftar ilgisi gören maçta tur için az da olsa bir avantaj elde etmiş oldu Konak. Haftaya onları Polonya'da çok çok zor bir maç bekliyor ancak son dakikalardaki Unia Raciborz baskısına direnmeyi başaran temsilcimizin, aynısını orada da yapacağına inancımız tam. Maçın özet görüntüleri ise aşağıda;
Eurosport uluslararası kanalından iki günde toplam üç maç yayınladı ve bu özellikle de daha ilk tur için gerçekten harika bir rakam. Her ne kadar maç tercihleri eleştirebilecek olsa da (özellikle Tyresö-PSG yerine Twente-Lyon tercihi) HD kalitesiyle bu maçları izleyebilmek harikaydı. Keşke aynı şeyi TRT'den de görebilseydik. İtalya liginin (kısa) özetlerinden daha değerli ve önemli bir şey olduğunu düşünüyorum temsilcimizin Şampiyonlar Ligi maçının.
Elemeler dahil Şampiyonlar Ligi'nde oynadığı dört maçın tamamına da kazanmış oldu böylece kızlarımız. Alsancak Stadında oynanan ve hayli yoğun taraftar ilgisi gören maçta tur için az da olsa bir avantaj elde etmiş oldu Konak. Haftaya onları Polonya'da çok çok zor bir maç bekliyor ancak son dakikalardaki Unia Raciborz baskısına direnmeyi başaran temsilcimizin, aynısını orada da yapacağına inancımız tam. Maçın özet görüntüleri ise aşağıda;
Eurosport uluslararası kanalından iki günde toplam üç maç yayınladı ve bu özellikle de daha ilk tur için gerçekten harika bir rakam. Her ne kadar maç tercihleri eleştirebilecek olsa da (özellikle Tyresö-PSG yerine Twente-Lyon tercihi) HD kalitesiyle bu maçları izleyebilmek harikaydı. Keşke aynı şeyi TRT'den de görebilseydik. İtalya liginin (kısa) özetlerinden daha değerli ve önemli bir şey olduğunu düşünüyorum temsilcimizin Şampiyonlar Ligi maçının.
Eurosport'taki ilk maçta Estonya temsilcisi Parnu evinde Wolfsburg'a 14-0 mağlup oldu. Hatta mağlup olmanın epey ötesine geçti. Üstüne bir de kalecileri son dakikalarda kırmızı kart gördü ve yerine oyunculardan biri geçti değişiklik hakkı dolduğu için. Lyon, Twente'yi 4-0'la geçerken Lotta Schelin'in attığı gol gerçekten muhteşem bir goldü. Sanırım son yıllarda gördüğüm en güzel bitirişlerden biriydi o vuruş. Turbine ise Budapeşte'de MTK'yı rahat geçti. Ada Hegerberg'in ve Cramer'in sakatlığı nedeniyle olmadığı maçta Anonma'nın yanında Andonova başladı ve gol de buldu kendisi. Anonma'nın oldukça etkisiz gözüktüğü maçta Simic sazı eline aldı ve orta sahada harika işler yaptı. Evinde PSG'yi 2-1 yenen Tyresö'de iki gol atan Christen Press'in haftanın oyuncusu seçildiği bütün maçlarının skorları bu şekilde;
Bu hafta sonu ilgi çeken bazı karşılaşmalar ise;
12 Ekim Cumartesi
13:30 Frankfurt-Bayern Münich
16:00 Tyresö-Göteborg
13 Ekim Pazar
15:00 Bayer Leverkusen-Turbine Potsdam
15:00 Wolfsburg-Hoffenheim
16:00 PSG-Arras
16:00 St Ettien-O. Lyon
8 Ekim 2013 Salı
Şampiyonlar Arenası ve Konak
UEFA Kadınlar Şampiyonlar Ligi, yarın yapılacak karşılaşmalarla start alacak. Öncelikle kupanın biraz statüsünden bahsetmek gerekirse ana tabloda 32 takım bulunuyor. Ancak erkeklerdeki gibi bir grup sistemi mevcut değil. Takımlardan seri başları ayrılıyor ve diğerleriyle eşleşip deplasmanlı eleme turları oynuyorlar finale kadar. Yani oldukça basit bir sistemi var kupanın.
12 yıllık bir geçmişe sahip olan organizasyon, önceleri UEFA Kadınlar Kupası adı altında yapılıyordu. O yıllarda kupayı Frankfurt üç kez, İsveç ekibi Umea iki kez, Turbine Potsdam, Duisburg ve Arsenal ise birer kez kazanma başarısı gösterdiler. 2009/10 sezonunda şimdiki adını alan kupada, o yıldan itibaren O. Lyon'un iki, Turbine Potsdam ve Wolfsburg'un birer şampiyonluğu bulunuyor. Ancak bu son dört yılda da finallerden eksik olmadı Olympique Lyon.
İlk turun ilk ayak maçlarının programı şu şekilde;
Bu yıl kupayı bizim için özel yapan en önemli ve özel etken ise Konak Belediyesi Kadın Futbol Takımı. Elemeleri geçerek ana tabloya kalma başarısı gösteren Konak, Türk futbol tarihine geçti ve adını altın harflerle yazdırdı tarih defterine.
Kadrosundaki Romen oyuncular Cosmina Duşa ve Raluca Sarghe, Gürcistanlı Nino Sutidze ve geri kalan tamamı Türk futbolcularla karşısına çıkacak Unia Raciborz'nın, Konak Belediye. Bu yabancılar dışında da oyuncuların hemen hemen hepsi ilk kez Şampiyonlar Ligi deneyimini tattı eleme turuyla birlikte. Elemelerde Sibel Duman ve Duşa fileleri ikişer kez havalandırırken, bir gol de Sevgi Çınar'dan geldi. Eleme turunda üç maçta aşağıdaki on birlerle sahne aldı Konak.
Rakibi Unia Raciborz, öyle çok da üstün bir takım değil Konak'a göre. Kadrosunda Şampiyonlar Ligi tecrübesi olan daha çok oyuncuya sahipler haliyle ama çok korku salan bir takım değil. En etkili isimleri Ekvator Gineli forvetleri Chinasa olarak gözüküyor. Ancak Konak kalecisi Fatma Şahin gerçekten çok iyi bir kaleci ve umarım onun ve diğerlerinin denemelerinde başarılı olacaktır.
Perşembe akşamı 19'da oynanacak maç İzmir Alsancak Stadı'ında bedelsiz olarak izlenebilecek. Konak Belediyesi başkanı Hakan Tartan, maçta seyirci rekoru kırmak istediklerini belirtip bütün İzmir halkını maça davet etti. Hatta bir de güzel futbol sözü veren başkan, oldukça iddialı.
Programda dikkat çeken birkaç maça bakmak gerekirse;
Tyresö-PSG:
İki olağan dışı güçte kadro karşı karşıya gelecek daha Şampiyonlar Ligi'nin ilk turunda. Yaptığı transferlerle İsveç Liginin PSG'si konumundaki Tyresö, gerçek PSG'ye karşı. Bu iki maçta sahada Marta, Jenni Hermoso, Vero Boquete, Caroline Hansen, Christian Press, Laure Boulleau, Sabrina Delannoy, Tobin Heath, Koso Asllani, Marie-Laure Delie gibi isimler sahne alacak. Gerçekten kadın futboluyla ilgilenen hatta ilgilenmeyen herkesin dikkatini fazlasıyla çekecek bir maç konumunda.
Apollon Limassol-Neulengbach:
Bu karşılaşma belki çok da dikkat çeken bir maç değil takımlara baktığımızda ancak bizim için önem arz ediyor. Bu eşleşmenin galibi -eğer turu geçerse- Konak'ın rakibi olacak çünkü. Kuralar ilk çekildiğinde yine aynı Konak'ın eşleşmesinde olduğu gibi iki yakın takım olarak gözüküyorlardı bu iki takım. Kadrosuyla bir iki adım öndeydi belki Neunlengbach. Ancak Apollon kuralardan sonra transfer çalışmalarına başladı ve ibreyi dengeledi. Şu anda kadrosunda Lianne Sanderson, Jasmyne Spencer, Joanna Lohman, Sinead Farrelly, Lianna Kostova gibi isimler bulunan Apollın bakalım bu kısa sürede takım olmaya başarabilmiş mi?
Hafta Sonun Ardından
Jordan Nobbs maçın oyuncusu ödülünün sahibi oldu.
Almanya'da canlı yayın için seçilen maç cumartesi günü oynanan Frankfurt-Bayer Leverkusen karşılaşmasıydı. Leverkusen'in korkak sayılabilecek oyunu Frankurt'un özellikle maçın ilk yarısında topa sahip olup istediğini rahatça yapabilmesine neden oldu. 7. dakikada Sasic, 65'de ise Marozsan ile 2-0 öne geçen Frankfurt için her şey yolunda gidiyor gibiydi. Ta ki Isabelle Linden'in harika golüne kadar. Bu golle adeta yürek yiyen Bayer Leverkusen, tüm hatlarıyla saldırmaya, doldur boşalt yapmaya başlamıştı. Zaman zaman yakaladığı kontra atakları gole çeviremeyen Frankfurt, uzatma bölümünün son dakikasında gelen beraberlik golüyle yıkıldı. Yine ceza sahasına doldurulan topta kaleci Schumann'ın çıkıp çıkmamak arasında kalmasıyla topa ayağını sokan Francesca Weber skoru eşitledi.
Diğer maçların sonuçları ve puan tablosu aşağıdaki şekilde oluştu;
Fransa'da Montpellier-PSG karşılaşmasını izleyebildim bu hafta. İki oldukça iyi takımın mücadelesine sahne olan maçta gülen taraf geriden gelerek 2-1 kazanan PSG oldu. Kadrosunda İsveç'li Öqvist'in yanı sıra genç ve yetenekli Makanza, Asseyi, Toletti, Lavogez gibi isimleri barındıran Montpellier, 25. dakikada Makanza'nın golüyle 1-0 öne geçti. PSG'de ABD'li süper yıldız Tobin Heath bu sezon ilk kez 11'de forma şansı bulurken, bir diğer ABD'li golcü Lindsey Horan yedeğe çekildi. Daha sonra Kosovare Asllani'nin yerinde oyuna giren Horan, PSG'ye galibiyeti getiren golü atmış oldu.
Fransa D1'de diğer skorlar ve puan tablosu şu şekilde;
4 Ekim 2013 Cuma
Turbine Şöyle Böyle
Hafta sonu oynanan kupa maçları sebebiyle perşembe gününe sarktı Frauen Bundesliga maçları. Bunlardan Turbine Potsdam-Duisburg maçı DFB-TV'den canlı yayınlandı ve ben de izlemiş olabildim böylece.
Hafta sonunun ardından iki kez üst üste izlediğimiz Turbine'de işler tam anlamıyla şöyle böyle gidiyor. Hafta sonu kupa maçında Essen'e karşı 2-0 öne geçtikten sonra 3-2 kaybetmişlerdi ve belki de bunun üzüntüsü ve şokuyla çıktılar bu maça. Ama maça kötü başladılar demek haksızlık olur. Maçın genelinde topa sahip olmayı yine başardılar ancak pozisyon yaratmada sıkıntı yaşadıkları aşikardı. Anonma ve 10 numara pozisyonundaki Simic'in oyunları Turbine'nin gol pozisyonu bulmasında en büyük etken durumunda. Ancak Anonma'nın savruk ve bol top kayıplı oyunu ve Simic'in ara pasları yüzdesinin çok çok düşük oluşu Turbine'yi zaman zaman zor durumlara soktu.
İlk yarının sonlarına doğru 39. dakikada Anonma'nın sol kanattan yaptığı ortada Lisa Evans'ın direkten dönen topunu tamamlayan Ada Hegerberg, kupa maçından sonra bu sezon oynadığı ikinci maçta da gol atma başarısını göstermiş oldu. 15. dakikada kornerden gelen topa vurduğu kafa vuruşu da çizgiden çıkmıştı Hegerberg'in. Duisburg da Çek forvetleri Vonkova'nın harcadığı bir kaç pozisyon yakaladı ilk yarı.
52. dakikada ceza sahası dışının sol çaprazında buluştuğu topu kontrol edip uzak köşeye harika bir gol attı Anonma. Sonrasında da bir topu da direkten döndü. Maçın oyuncusuydu Anonma ama dediğim gibi daha sağlam ve adam akıllı oynasa fark çok rahat daha fazla olabilirdi. Duisburg kaptanı Jennifer Oster, 72. dakikada kullanılan serbest vuruşta çapraza seken topa yaptığı düzgün vuruşla farkı bire indirdi ve geçen hafta sonunun ardından Turbine'lilerin içine adeta kurt düşürdü. Nitekim bu dakikadan sonra pozisyonlar da buldu Duisburg ama gole çeviremedi bunları. Özellikle maçın son anlarında Duisburg adına maçın en etkili isimlerinden olan Martens'in harika şutunu aynı güzellikte kurtarıp takımına üç puanı getirdi kaleci Berger.
Perşembe günü alınan diğer sonuçlar ve puan tablosu şu şekilde oluştu;
Bugün ise yine önemli bir maç var kadın futbolunda. İngiltere'de WSL Continental Kupası sahibini bulacak bu akşam 21:30'da. Arsenal ve Lincoln arasında geçecek mücadelenin değerini artıran bir diğer sebep ise bu maçın Lincoln Ladies'in kapanmadan önceki son maçı olacak oluşu var. Sezonu kupasız kapatmak istemeyen Arsenal mı, yoksa kupayla veda etmek isteyen Lincoln mü gülecek göreceğiz bu akşam. Maç BT Sports'dan canlı yayınlanacak.
Bu hafta sonu öne çıkan birkaç maç verelim şimdi de;
5 Ekim Cumartesi:14:00: FBL-Frankfurt-Bayer Leverkusen
17:05: FD1- Montpellier-PSG
6 Ekim Pazar:
12:00: FBL- Hoffenheim-Turbine Potsdam
15:00: FBL- Bayern Münich-CloppenburgFBL-Duisburg-Wolfsburg
16:00 FD1- Olympique Lyon-Arras
1 Ekim 2013 Salı
Şampiyon Liverpool!
Geçtiğimiz hafta sonu oynanan maçlarla sona eren İngiltere WSL'de şampiyon Liverpool oldu. 2004'ten -WSL açılana kadar- Women's Premier League'ı, WSL açılınca da ilk iki sezonda orayı süpüren Arsenal hegemonyasının da sonunu getirmiş oldular böylece. Hem gol hem de puan rekorunu kırarak yaptılar bunu hem de.
Gerçekten çok büyük iş başardı Kırmızılar. Kadınlar futbolunda harcanan her paranın karşılığının ne kadar hızlı alındığının da bir göstergesiydi bu şampiyonluk. WSL'nin ilk iki sezonunda yalnızca birer galibiyet alarak iki sezonda da ligi en dip sırada bitiren Liverpool, bu gidişe bir dur demek için kolları bu sezonun başında kolları sıvadı ve istediğini de fazlasıyla aldı. Takımın başına eski Chelsea menajeri Matt Beard'ı getiren Liverpool, transferin de en ses getiren takımıydı. Bunlardan bazıları ve en önemlileri; kaptanları Gemma Bonner, Lucy Bronze, Amanda Da Costa, Natasha Dowie, Becky Easton, Whitney Engen, Louise Fors, Katrin Omarsdottir, Nicole Rolser, Corina Schroder ve Fara Williams olarak sayılabilir. Yani görüldüğü gibi tüm takımı baştan aşağı yeniledi Liverpool. Maaş harcamalarına tam yedi yüz elli bin pound ayıran yönetim, gözünü diktikleri kupa ve sonraki sezonda gidecekleri Şampiyonlar Ligi'yle karşılığını almayı başardılar.
Dün gece oyuncuları için bir ödül gecesi düzenleyen kulüpte, attığı 12 golle ligin gol kraliçesi tacını giyen Natasha Dowie, taraftarlar tarafından sezonun oyuncusu seçildi. Bek oyuncusu Lucy Bronze oyuncular tarafından yılın oyuncusu seçilirken, menajerler ise Gemma Bonner'ı seçti. Bu bireysel ödüllerin yanı sıra takım olma işini çok iyi başardı sezonun tamamında kırmızılar. Sistemi bir kere oturtuktan sonra sadece kenardan izlemek düştü adeta hocalarına. Sezon boyunca yalnızca iki mağlubiyet aldılar, ki bunlardan biri Arsenal'a ve diğeri de Chelsea'ye idi.
Rakipleri Bristol Acedemy için de bazı özel şeyler söylemek gerek. Ligde erkek futbol takımı olmayan tek takım Bristol. Zaten daha birçok kez mütevazi olarak bahsettiğim Bristol'un mütevaziliğine en büyük örnek ise maaş bütçeleri. Liverpool'un yedi yüz elli bin pound'luk bütçesinin yanında Bristol'un maaş bütçesi yalnızca yetmiş bin pound. Ligi ikinci sırada bitirip gelecek sezon Şampiyonlar Ligi'nde yer almayı garantileyen takımın yaptığı işin ne kadar büyük olduğunun göstergesi bu belki de. Çünkü Liverpool ile benzer bir bütçeye sahip olan Arsenal onları kenardan izlerken onlar Avrupa'da boy gösterecekler. Kulüp başkanı buraya gelmelerinde büyük yardımları olduğuna inandığı taraftarına bedelini kendi karşıladığı tam üç otobüs kaldırdı ve Liverpool'a getirdi onları. "Şirinler Ordusu" olarak adlandıran taraftarlar, Gargamel'e tutsak düştü maçın sonunda. Ama kim bilir başkanlarının bu cömertliği sürerse belki seneye Avrupa'da da deplasmana götürür onları.
Maçın özeline inmek gerekirse, Liverpool maça hızlı başlayan taraftı. Beraberliğin de onları şampiyon yapmasına rağmen öne geçip rahatlamayı uman Liverpool'un bu dileği ancak 37. dakikada Fors'un penaltı golüyle gerçek oldu. Bu dakikaya kadar ataklara direnen Bristol'un milli kalecisi Siobhan Chamberlain, penaltıda da doğru köşeyi bildi ancak top elinden birkaç santim daha uzaktaydı.
İkinci yarıda yüklenmeye başlayan Bristol'un temposunu yavaşlatmaya çalıştı Liverpool. Ki bazı şanslar vermesine karşın bunu da başardılar. İşi bitiren gol ise Katrin Omarsdottir'den geldi. 79. dakikada gelen gol ile yıkıldı Bristol. Tahmin edebileceğiniz gibi kalan dakikalar Liverpool'lu oyuncu ve taraftarların geri sayımıyla geçti.
İşte İngiltere WSL'de sezonun puan tablosu;
Aynı gün Almanya'da oynanan kupa maçlarından Essen-Turbine Potsdam maçını da canlı izleyebildik. Genç Norveçli Ada Hegerberg'in geri dönüşünü olan maçta, Turbine onun ve Anonma'nın golleriyle 2-0 öne geçti. Ancak sonrasında hiç beklemedikleri bir tabloyla karşılaştılar. 76, 79 ve 87. dakikalarda yedikleri şok gollerle kupadan elenmiş oldular. Diğer favorilerin zorlanmadan kazandığı kupada görünüm bu şekilde;
Aynı günün akşam seasında Fransa'nın en büyük iki takımını karşı karşıya getiren maçı Olympique Lyon 3-0 kazanmayı başardı. Necib, Schelin ve Tonazzi'nin golleriyle kazanan ekip namağlup liderliğini sürdürdü. Özellikle Tonazzi'nin orta sahadan attığı gol görülmeye değerdi.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)