Geçen hafta Spirit için "tam desteklenmelik bir takım" tadında bir şeyler yazmıştım. Dün akşamki maçtan sonra şahsen tüm yelkenlerimi indirdim ve en azından bu sezonluk kalben Spirit'e bağlandım. Mark Parsons, geçen hafta 3-1 mağlup oldukları Western New York Flash maçında takımını klasik bir 442 oyun planına göre sahaya sürmüştü. Bu oyun planında özellikle ilk yarıda zaman zaman etkili olsalar da orta sahada yaşamaları beklenen eksiklik ve oyun kontrolunu kaybetme durumundan kaçamamışlardı.
Dün ise Mark Parsons, Cuellar yerine orta sahaya artı bir takviye olarak Lori Lindsey'i tercih etti. Lori Lindsey, oynadığı 45 dakikalık sürede çok etkili olamasa da, Spirit maçın hakimiyetini çoğu zaman elinde tutmayı başardı ve mücadelede yine 3-1'lik bir skor çıktı, ancak bu sefer Washington Spirit lehineydi bu skor.
Güçlü FC Kansas City karşısına yine aynı savunma dörtlüsüyle çıkan Spirit, özellikle sağ bekte alışık olduğumuz Ali Krieger'ın sürekli bindirmeler yaptığı bir anlayışla sahadaydı. Bu sayede Krieger'ın önündeki Diana Matheson, kanadından bağımsız oynama şansı elde etti. Bir sağ kanattan ziyade ofansif bir orta saha, bir "10" numara gibi oynayabildi. Ki, bunun meyvesini attığı iki golle fazlasıyla aldı Matheson. Sol kanatta Gayle, Krieger kadar hızlı ve tempolu bir oyuncu değil elbette. Ama önünde milli takımda bek olarak izlediğimiz, 2014'ün bir numaralı draftı Crystal Dunn vardı. Sakatlıktan yeni çıkmasına rağmen yaptığı koşu ve driblinglerle Spirit'in oyununa fazlasıyla katkı sağladı. Matheson'ın attığı ikinci golde de yine onun harika driblingi golün hazırlayıcısı olmuştu.
Orta sahanın ortasında ise, bana göre çok çok özel bir oyuncu olan Yael Averbuch'a bu sezon "Allocated" olarak sahip olan Spirit, onun seken topları toplayışına, defanstan top çıkarışına ve rakip hücumcularına yaptığı müdahelelerine çok şey borçlu olacak sezon sonu alınan puanlarda. Dün onun önünde oynayan Christine Nairn ve Lori Lindsey ikilisinden beklenen ise hücumu beslemeleriydi. Bu konuda NWSL'de gözüm kapalı güvenebileceğim isimlerden biri Christine Nairn'dir. Geçen sene Seattle Reing'deyken, Reign'in sezon sonu yaptığı takaslardan birinde kendini Sprit'te bulan Nairn, bu takıma epey şey katmaya aday. Dün Lori Lindsey, iyi bir performans ortaya koyamayıp devrede yerini "Ataşehirli" Danesha Adams'a bıraktı. Mark Parsons bu değişikle yine de 442'ye dönmedi, Adams top rakipteyken sol kanatta defansif rol alırken, Dunn daha içeri geçti.Skor avantajına sahipken bu değişiklikle daha kontracı bir takım yaratmak istedi Mark Parsons. Bu açıkcası pek başarılı olmadı ve oyunun hakimiyeti FC Kansas City'ye geçti. Son dakikalarda ise forvet Jodie Taylor'ın yerine defansa beşinci bir takviye olarak Bianca Sierra oyuna dahil oldu.
Jodie Taylor'ın tüm sezon boyunca tek forvet olarak nasıl katkı verebileceği bir soru işareti aslında. Defanslara sırtını yaslayarak top saklayabilecek bir oyuncu olmasa da iyi bir golcü Jodie Taylor. Sahada nerede durması gerektiğini ve arkadaşlarına boş alan yaratmayı bilen bir oyuncu. Sanırım Mark Parsons'ın sezonun kalanı için karar noktası da burası olacak. Eğer, tek forvet oynamaya devam ederlerse ki, bana kalırsa doğru tercih bu, Jodie Taylor'a güvenecek mi, yoksa Adams ve Cuellar gibi daha "büyük" oyuncular mı kullanacak? Veya bu üç isimden ikisiyle çift forvet oynayıp orta sahayı mı azaltacak? Sezonun kalanı için kilit sorular bunlar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder